Hayatı bir nehir’e benzetebiliriz. Kilometrelerce akarak giden muhteşem bir ahenk halindedir. Ahengi bozduğumuzu düşünelim. Herhangi bir yerine set çekelim örneğin; set çekilen yerde taşmalar, geri kalan kısmında da kuraklık meydana gelir. Taşan yerlerde bulunan kara canlıları yoğun su nedeni ile yaşayamaz. Kurak olan yerlerde su olmadığı içinde yaşam devam edemez. Bütün akış bozulur. Yapılan herhangi bir müdahale her bölgeye farklı bir etki yaratır hem de hiç istemeyeceğimiz bir şekilde. Bu şekilde “Akış Yasası” bozulmuş olur.
Gelelim hayatımıza; bizimde aynı şekilde bir akışımız vardır. Hayatın isteklerimiz doğrultusunda oluşturduğu bir patika vardır. Buna göre kariyerimiz, ailemiz ve hatta yaşadığımız yer bile akış içerisindedir.
Akış Yasası’nın Hayatımızdaki Etkileri
İş konusunda çok bunalmışızdır ve kurtulmak istiyoruzdur. Ancak bilmediğimiz başka ortamlarda daha mutlu ya da mutsuz olacağımızdan emin değilizdir. Kalbimizin derinliklerinden benim mutlu olacağım iş beni bulsun dediğimizde bir şekilde bize iş teklifi geliyorsa bu bir akış için yeni patikalar oluşturuyoruzdur. Belki gelen iş tam bizim istediğimiz gibi bir iş değildir ama asıl isteğimiz iş için açılan bir yol olabilir. İş görüşmesine gideriz ve orda görüştüğümüz kişi belki aklında olan farklı bir işe yönlendirip istediğimiz bir geleceğe yönlendirebilir bizi. O yüzden akışı bazen bilerek bazen de bilmeden bozarak belki hayallerimizi yıkıyoruzdur. Hayatın bize getirdiklerini dikkatli kararlar alarak takip edebiliriz.
Size gelen hediyeleri ve armağanları sevgiyle kabul edin. Sizin yaptığınız iyilikler yaptığınız kişiden değilde başkası aracalığıyla size teşekkür olarak gelebilir. Hayat her zaman beklediğiniz gibi nimetlerini size göstermeyebilir. Akışı bozmadan kabul edin.
Fark etmeden yaptığımız her hareket bizim gelecekle bulunduğumuz gerçekliği etkiler.
Sevgide ve Işıkta Kalın.
Teşekkürlerimizle..